…arasının külü artık inanılmaz derecede uzundu, neredeyse
yerçekimine karşı koyuyordu. Kafasında bir şapka ve üzerinde de bir atletin
gece giydiği fosforlu yeleklere benzeyen, golf yardımcılarının kullandıkları şu
yeleklerden vardı.
“Kulüp başkanı gelip oğlumdan acil bir telefon olduğunu
söyledi. Ben de kulüp binasına gidip telefonu açtım.”
Aniden durup gözlerini birkaç kez kırptı. Nefesi daha da
ağırlaştı. Üzerinde vücuduna sıkı sıkı oturan, sarı, V yakalı bir golf gömleği
vardı. Aldığı her nefesle vücudunun pamuklu kumaşın altında genişleyip
daraldığı rahatça görülebiliyordu. Myron bekledi.
Sonunda adam, “Arayan Chad’di,” dedi. “Söylebildiği tek şey
“Baba” oldu, sonra biri telefonu hızla elinden kaptı. Ardından kalın sesli bir
adam konuşmaya başladı.”
Myron, “Ne kadar kalın?” diye sordu.
“Anlayamadım?”
“Ses ne kadar kalındı?”
“Çok.”
“Size komik geldi mi? Yani biraz robotik filan?”
“Şimdi siz bahsedince düşündüm de, evet, geldi.”
Myron, elektronik dönüşüm, diye düşündü. Bu makineler Barry
White’ın sesini dört yaşındaki bir kızınkine dönüştürebilir. Ya da tam tersi.
Elde edilmeleri zor değildir. Günümüzde Radio Shack bile bunlardan satıyor.
Oğlanı kaçıran ya da kaçıranlar kadın veya erkek olabilirler. Linda ve Jack
Coldren’in betimledikleri “erkek sesi” birbiriyle alakasızdı. “Ne dedi?”
“Oğlum elindeymiş. Polisi ya da buna benzer başka birilerini
aramam durumunda bedelini Chad’in ödeyeceğini…
Sayfa-59-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder